Kendini roman kahramanı zanneden adam, evine girerken apartman girişinde gördüğü ‘altılı ganyan’ gazetesiyle irkildi. Eve girince şöyle yazdı:
‘Ayşegül Aldinç beni de hatırla!’
Sonra yazdığı şeyin ne kadar anlamsız olduğunu düşünerek gömleğini çıkardı ve yarın yıkanacak kirliler arasına attı. Temiz bir ‘Mr. tişört’ giyinip ‘baksır’ıyla kalakaldı.
Yaz havasında o, üşüyordu.
Alnından akan soğuk terleri sildi.
Kendine bir çeki düzen verdi. Örneğin tokat attı. Ve tekrar devam etti:
“Ayşegül Aldinç beni de hatırla!’
‘Ki belki unutma…’
Taş kaldırımın köşesinde beklerken ben
Göremezdim yuvarlanacağımı
Kalkarken pürtelaş halimle ben
Bilemezdim sana aşık olacağımı
Sana sen, bana sen…
Kime sen? Kime seni?”
Ha ve sittir diyen roman kahramanı, yazdığına güldü ve bitirdi.Yazdığı şeyleri kimseye göstermemeye niyet etti; niyet eyledi.
Burada hikayemiz bitti örneğin…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder